Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu: (2)

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, “NATO probleminde İsveç ve Finlandiya terörle uğraşta net, somut ve kararlı adımlar atana kadar duruşumuzu katiyen değiştirmeyiz.” dedi.

Erdoğan, partisinin küme toplantısında yaptığı konuşmada, kendilerini NATO konusunda taktik yanılgı yapmakla suçlayan CHP’ye “iki çift sözlerinin” olduğunu söz etti. Erdoğan, “Ülkemizde sıkıntı koşullarda kurulan uçak, silah ve makine fabrikalarını kapatarak savunma sanayimizi dışa bağımlı hale getiren, Adalar probleminde dirayetli duruş sergilemeyerek ülkemizi bugünkü tartışmaların içine düşüren, İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan global idare sisteminde ülkemizin hak ettiği pozisyonda yer almasını sağlayamayan, kısacası taktik değil stratejik yanlışlarıyla Türkiye’nin çıkarlarını koruyamamış bu parti bize ders veremez.” değerlendirmesinde bulundu.

CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “CHP, eski CHP değil” dediğini hatırlatan Erdoğan, “Millet bunların eskisinden ne hayır gördü ki yenisinden yarar beklesin.” diye konuştu.

“Onlar evvel kendi içlerindeki Rum, Yunan, Avrupa, Amerika, PKK, FETÖ sevdalısı beşinci kol elemanlarını temizlesinler.” sözünü kullanan Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Ülkenin öbür tüm problemlerini Allah’ın müsaadesi ve milletimizin dayanağıyla biz hal yoluna koyarız. NATO sorununda de İsveç ve Finlandiya terörle gayrette net, somut ve kararlı adımlar atana kadar duruşumuzu muhakkak değiştirmeyiz. Ey TÜSİAD’ın başına gelen beyefendi: Dış siyasette sen bize ders veremezsin. Sen daha çıraksın, kalfa dahi olamadın. Dün bir, bugün iki. Ne oldu ki bu iktidara ders vermeye kalkıyorsun. Evvel haddini bil, haddini bil. Bunlar da akıllarını başlarına almadıkları sürece iktidarın kapısından içeri giremezler. Bunu da bilmeleri lazım. Biz dış siyasette İsveç, Finlandiya, niçin bunlara karşı hal alıyoruz? Neden? İsveç’in, Finlandiya’nın sokaklarında terör örgütleri cirit atarken biz onlara kapılarımızı mı açacağız, onların yanında mı yer alacağız? Ey TÜSİAD, siz onların yanında yer alabilirsiniz. Biz şehitlerimizin kanını yerde bırakmayacağız, bunu bilesiniz. İşte Batı’yı görüyoruz. Almanya’da caddelerde Alman polisinin nezaretinde bu terör örgütleri yürüyüşler yapıyorlar. Fransa’da yürüyüşler yapıyorlar. Maalesef İngiltere’de hakeza o denli. Avrupa’nın bütün ülkelerinde, tıpkı durumla karşı karşıyayız. Bütün bunlara karşı sizin ali menfaatlerinizi korumak için sesimizi çıkarmayacak mıyız? Kusura bakmayın, sizden evvel gelen ağa babalarınız da birebir kafadaydılar, görüyorum ki siz de birebir kafadasınız.

Eğer TÜSİAD bu gidişiyle devam ederse bu iktidarın kapısını hiç çalmasın ve görüyorum ki sizler birebir merkezden yönetim ediliyorsunuz. Birebir merkez muhakkak, CHP. Oradan size neyi sufle ediyorlarsa siz de motamot o ağızla konuşuyorsunuz. Sizden evvelki ağa babalarınız da bu türlü konuşuyordu siz de birebir halde konuşuyorsunuz. Öyleyse bu kapı yerli ve ulusal duruş sergileyene açıktır, yerli ve ulusal duruş sergilemeyene kapalıdır.

Toprağa düşen vatan evlatlarının acısıyla her gün yüreğimiz dağlanırken kimse bizden farklı hareket etmemizi beklemesin. Bu mevzuda ülkemizin temennilerle, ucu açık tabirlerle kaybedecek vaktinin olmadığının bilhassa bilinmesini istiyorum. Bizden evvelki idarelerin düştüğü yanlışa düşmeyecek, tıpkı delikten bir daha asla ısırılmayacağız. Bu ortada dünyada ülkemizin ismini Turkey’den Türkiye’ye dönüştürme kararımızı muvaffakiyetle hayata geçirirken, öbür alanlarda tıpkı formülü takip edeceğimizi bir sefer daha hatırlatmak istiyorum. Bu kapsamda artık ulusal hava yolumuz da milletlerarası uçuşlarını Turkish Airlines değil Türk Hava Yolları ismiyle yapacaktır. Bu kadarı, öküz altında buzağı arayanlara herhalde kâfi.”

Van ziyareti

Geçen hafta Van‘da olduğunu anımsatan Erdoğan, havalimanından toplu açılış merasiminin yapıldığı meydana, oradan tekrar dönüş yoluna kadar Van‘daki her anda vatandaşlarla samimi ve coşkulu bir halde hasret giderdiklerini söz etti.

Bu gidişte, terör gölgesinden kurtulan, zelzelenin akabinde tekrar inşa ettikleri, altyapısıyla yüzünü geleceğe dönen bir Van gördüklerini belirten Erdoğan, “Akşam gençlerle Van denizinin kenarında bir ortaya geldik. Yani bilerek söylüyorum, Van denizi diyoruz. Artık bu CHP çabucak coşar ‘orası deniz değil, göl’ falan diyebilir. Biz neyin göl neyin deniz olduğunu çok âlâ biliriz. Evelallah biz Karadeniz uşağıyız, hasebiyle deniz neresidir göl neresidir çok yeterli biliriz.” diye konuştu.

Tarımdan sanayi ve turizme kadar her alanda kabına sığmayan, büyüme ve gelişme yolunda koşmak için sabırsızlanan bir Van gördüklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Van, yalnızca bölgesinin değil, ülkemizin en değerli lokomotiflerinden biri olmaya hazırlanıyor. Biz de gerek son 20 yılda yaptığımız yatırımlarla gerek hala devam eden çalışmalarla gerekse yeni projelerle Van’ın daima yanında olduk, olmayı sürdüreceğiz.” dedi.

Bundan 11 yıl evvel Van sarsıntısından çabucak birkaç saat sonra kente vardığında karşılaştığı görüntüyle bugünkü fotoğraf ortasında adeta asırlık fark olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Hamdolsun, bu hoş kenti ayağa kaldırma, bu hoş kentin beşerlerine umut aşılama gururuna biz nail olduk. O vakit terör örgütünün belediye lideri, oraya su dahi getiremedi. Biliyorsunuz, büyük kentlerde su getirme vazifesi belediyenindir lakin onlar getiremedi. Biz DSİ kanalıyla Van’ın su sorununu çözdük. Bunu benim Vanlı kardeşlerim herhalde çok güzel biliyordur. Bundan sonraki süreçte de durum tekrar birebir biçimde devam etti. Altyapısından üstyapısına kadar tüm bunları biz yaptık. Van’da 10 binlerce konut inşa ettik.” değerlendirmesinde bulundu.

“Modern konutlarla birlikte Edremit ilçesi bir hoşluk arz ediyor, bu hale geldi. Erciş’e bakıyorsun, Erciş tıpkı biçimde, bunları daima iktidarımız yaptı. Onların da tekrar konutları her şeyiyle çok çok hoş ve sahiden gezip görmeye de bedel. Tuşba tıpkı, işte geçenlerde malum bir zelzele yaşadılar ve o zelzele bizleri önemli manada üzdü ancak Allah’tan burada vefat olayları ile karşılaşmadık. Esasen terör örgütünün pençesinden kurtardığımız, eğitimden sıhhate, ulaşımdan güce her türlü altyapısını inşa ettiğimiz bölgedeki tüm kentlerimizde misal bir kıpırdanma görüyoruz. Çabucak denizin öbür tarafında Bitlis, Tatvan birebir biçimde. Orası da ayağa kalkıyor. Önemli manada gelişmeler var. Bitlis’in Ahlat’ı görmeye paha. İnşallah Ağustos’un 25’inde Ahlat’ta olacağız ve Ahlat’tan 26 Ağustos’ta anma merasimlerini yaşamaya yürüyeceğiz. Allah’ın müsaadesiyle bu taban dalganın önünde, terör örgütü artığı siyasetçilerle yurt dışında ülkemizi karıştırmak için daima fitne ateşi yakan mankurtlar başta olmak üzere kimse duramayacaktır.”

(Sürecek)