Saatlerin 04.17’de durduğu Adıyaman’da yaraların sarılması için imkanlar seferber ediliyor

Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki sarsıntılar nedeniyle yıkımın yaşandığı Adıyaman’da, bir taraftan enkaz altındakilere ulaşılması için gruplar gayret ediyor, bir taraftan da yaraların sarılması için imkanlar seferber ediliyor.

Depremin hasara yol açtığı binalarda tespit çalışması yapan Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı takımlarının, vatandaşları hasarlı meskenlere girmemeleri konusunda uyardığı kentte, ülkenin dört bir yanından bölgeye gönderilen belediye ve kamu kurumlarının araçlarıyla da enkazlar kaldırılıyor.

Kentin en işlek noktalarından Atatürk Bulvarı’ndaki saat kulesinin zelzelenin meydana geldiği 04.17’de durduğu Adıyaman’da, AFAD, Kızılay ve jandarma grupları depremzedeleri kurulan çadır kentlere yerleştirerek temel gereksinimlerini karşılıyor, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı vazifelileri de hem çadır kentlerde hem de öbür bölgelerde sarsıntıdan etkilenenlere psikososyal takviye veriyor.

Sağlık Bakanlığınca oluşturulan sahra hastanelerinde ise yaralı ve hastalara sıhhat hizmeti veriliyor, eczanelerde tıbbi gereksinimleri gideriliyor.

Birçok vilayetten gelen gönüllüler, hayırseverler ve yardım kuruluşlarının temsilcileri, depremzede ve arama kurtarma çalışması yürüten takımlara ikramlarda bulunuyor. İHH İnsani Yardım Vakfı, Kızılay, Deniz Feneri, Türkiye Diyanet Vakfı, İlim ve İrfan Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti ve Beşir Derneği’nin de ortalarında bulunduğu çok sayıda yardım kuruluşu, kırsal mahallelerdeki depremzedelere yardım ulaştırıyor.

Depremin birinci günlerinde oluşan hasar nedeniyle suların kesildiği kentte, Devlet ve Su İşleri ile Adıyaman Belediyesi takımlarınca sürdürülen çalışmalarla kentin geneline tekrar su verildi. Karayolları Genel Müdürlüğü grupları de hasarın oluştuğu yolların büyük bir kısmını onardı.

“Devletimizin takviyesiyle yaralarımızı saracağız”

Depremde yıkılan konuttan son anda kurtulan Mehmet Sait Taştan, AA muhabirine, yaşadıkları o anı unutamadıklarını söyledi.

Şehrin enkaz yığınına dönüştüğünü belirten Taştan, “O an şok yaşadık. Ne yapacağımızı bilmedik. Herkes bağırıyordu. Sarsıntı bitmedi, daima sallandık. Tekbir getirerek konuttan çıktık ve uzaklaştık, sonra mesken yıkıldı. Kıyamet üzereydi. Her yerde enkaz vardı. Hiçbir şey yapamadık, o an çaresiz kaldık. Allah devletimizden razı olsun, yardımlar ve takımlar geldi. Sarsıntı olduğu anda saat kulesindeki saat durdu. O an memleketimizin simgesi oldu, unutmak mümkün olmayacak.” diye konuştu.

Oktay Doğan da “Çok güç günler yaşıyoruz. Bir an evvel eski günlere kavuşmak istiyoruz. 12 yakınımı kaybettim. Her yer yıkıldı. İnşallah devletimizin dayanağıyla yaralarımızı saracağız.” dedi.