2. Tarsus Müzik Günleri devam ediyor

TARSUS BELEDİYESİ BU YIL DÜZENLEDİĞİ '2. TARSUS MÜZİK GÜNLERİ’NDE BİRBİRİNDEN GÜZEL SANAT ETKİNLİKLERİNE EV SAHİPLİĞİ YAPARAK VATANDAŞLARI MÜZİKLE BULUŞTURMAYA DEVAM EDİYOR.

2. Tarsus Müzik Günleri devam ediyor

Tarsus Belediyesi bu yıl düzenlediği ’2. Tarsus Müzik Günleri’nde birbirinden güzel sanat etkinliklerine ev sahipliği yaparak vatandaşları müzikle buluşturmaya devam ediyor.

İlk gün Selda Bağcan konserini alanlara sığmayan bir ilgiyle karşılayan Tarsuslular, dün akşam Şef Rustam Rahmedov yönetimindeki Operata Oda Orkestrası ve Solist Gökhan Aybulus eşliğinde yapılan dinletiyle bir araya geldi. Tarsus’un en gözde mekânlarında yapılan Tarsus Müzik Günleri, Tarsus’u baharla taçlandırdı. Sanatın, kültürün kenti Tarsus’ta birbirinden güzel etkinlikleri Tarsuslu vatandaşlar ile buluşturan Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, geniş bir dinleyici yelpazesine hitap edecek şekilde oluşturulan programı ile kenti sanatla buluşturuyor.

2. Tarsus Müzik Günleri ile Tarsus’u sanatla buluşturmaya devam ettiklerini belirten Tarsus Belediyesi Özel Kalem Müdürü Nihat Çapar, “1 yıl dolmadan bu festivalin ikincisini tertiplediğimiz için ve bu kalabalıklara hitap ettiğimiz için büyük bir mutluluk duyuyoruz. Dün Atatürk Gösteri Merkezinde 24 bini bulan seyircilerimizde müzik günlerinin birinci günüdeydik. Bugün yine batı repertuvarını sizlerle bir araya getirmekten ötürü mutluluk duyuyoruz" dedi.

"O şehirler temizlendi, insanlardan, binalardan hiçbir şey kalmadı"

Yaşanılan deprem felaketiyle ilgili sözlerine devam eden Çapar, “Tarihimizden 10 bin yıl önce insanlığın izleri hemen şurada 100 metre ötede unutturulmuyor. 3 aya yakın süre önce ülkemizin 3’te birini etkileyen 50 bin kişinin yaşamlarının yok olduğu bir felaket yaşadık. Onların yaşamlarına ait tüm belirtiler aynı bu höyükte olduğu gibi, kırık tabakları, çanakları, beşikleri fotoğrafları bir anda kepçelerle dozerlerle kaldırıldı. Bakın çok ilginç olanda burası, 10 bin yıl önceki tarihi burada yaşatmaya çalışıyoruz. Günümüzde insanlığa dair yaşam belirtilerini, hatta onlarla birlikte molozlarla şehrin dışına atıyoruz. Konuştuğumuz tek şey o molozlardan çıkan demirlerin, çimentoların doğaya saldığı hava ve gaz bulutu. İnsan olarak hiçbir şey yapamamanın üzüntüsüyle isyan etmeye başladık. Ama sonuç itibariyle olan oldu. O şehirler temizlendi. İnsanlardan, binalardan hiçbir şey kalmadı” diye konuştu.

Tarsus Belediyesinin kültür sanat politikalarını her daim yapacaklarını kaydeden Çapar, “Tarihe tanıklık eden bir mekânda bulunuyoruz. Nasıl ki 100 metre ötede çalışmalar yapılıyorsa, bu tesisin misafirhanesinde deprem bölgesinden gelen ailelerimiz yaşıyor. Şehrimizde sadece 22 bin tane depremzede ailemizi misafir ettik. Belki onlar burada kalacaklar, belki de gidecekler ama bizler müzikle, sanatla, edebiyatla belediyemizin kültür sanat politikalarını vatandaşlarımızla buluşturmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.