15 Temmuz darbe girişimi farklı görüş açılarıyla ele alındı

Bartın’da “15 Temmuz Demokrasi Ve Milli Birlik Günü” Dolayısıyla Gerçekleştirilen Konferansta 15 Temmuz Darbe Girişimi Farklı Görüş Açılarıyla Ele Alındı.

15 Temmuz darbe girişimi farklı görüş açılarıyla ele alındı

Bartın’da “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” dolayısıyla gerçekleştirilen konferansta 15 Temmuz darbe girişimi farklı görüş açılarıyla ele alındı.

Bartın Valiliği ve Bartın Üniversitesi (BARÜ) tarafından “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” çerçevesinde konferans düzenlendi. Bartın Kültür Merkezinde gerçekleştirilen etkinliğin açılış konuşmasını yapan Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, 15 Temmuz hain darbe girişiminin unutulmaması ve unutturulmaması için gayret gösterdiklerinin altını çizdi.

“Milletimiz adını dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazdırmıştır”

Milletimizin göstermiş olduğu onurlu direnişe vurgu yapan Vali Arslan, “O günkü kahramanlığıyla adını dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazdıran Milletimiz; dün olduğu gibi bugün de şehitlerimizin bizlere bıraktığı mukaddes emanetin sorumluluğunu milli birlik ve beraberlik şuuru içinde, hür ve bağımsız yaşama kararlılığını ilelebet sürdürecek ve milli iradesine yöneltilen her türlü girişime asla izin vermeyecektir” dedi.

“Türk milletine asla diz çöktürülemeyeceği görülmüştür”

BARÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ise 15 Temmuz 2016 gecesi verilen destansı mücadelenin kavrayabilenler için önemli mesajlar barındırdığını kaydederek “15 Temmuz 2016 gecesi, aziz milletimizin sokaklara, meydanlara inerek; imanlarından aldığı güç ve cesaretle verdiği destansı mücadeleye şahit olduk. O günde, ‘Ya istiklal, ya ölüm’ kararını yüreğinde vermiş bu millet Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde sadece şanlı bir zaferi değil, aynı zamanda geleceğini de kazanmıştır. Tek yürek ve tek bilek olarak bu hayâsızca akına dur demiştir. Ülkemize, demokrasimize ve tüm bu kazanımlarımıza sahip çıkmıştır. Bu direnişle tüm dünyaya Türkiye’nin asla esir edilemeyeceği, Türk milletine asla diz çöktürülemeyeceği gösterilmiştir” diye konuştu.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Konferansı

Gerçekleştirilen etkinlikte BARÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ömer Baykal “15 Temmuz ve Demokrasinin Muhafazası” adlı konuşmasını yaptı. Dünyada yaşanan darbeler üzerinden Türk Siyasi Tarihini örneklendiren Baykal, Osmanlı Devleti’nden bu yana yaşanan kötü demokrasi tecrübelerinden bahsetti. Baykal, sosyolojik olarak yapılan analizleri de aktararak Türkiye’deki ‘orta sınıflaşma’ durumu üzerinden bir değerlendirmeye gitti ve hukuk devleti olgusunun her alanda güçlendirilmesinin önemine vurgu yaptı.

Yalova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cengiz Sunay ise “FETÖ’nün Ordu Yapılanması ve 15 Temmuz Kalkışmasına Gidiş” isimli konuşmasına 15 Temmuz’un bir darbe girişiminden öte bir istila girişimi olduğunu söyleyerek başladı. FETÖ’nün sınav sistemlerine sızarak başlattığı operasyonları adım adım büyüttüğünü aktaran Sunay, FETÖ’nün sivil mahkemelerde kontrol ettiği birkaç kişiyle 958 askeri personeli tutuklattığını ve boşalan yerlere kendi üyelerini yerleştirdiğini ifade etti. Sunay, 7 Şubat olayının bir türlü başaramadıkları istihbaratı ele geçirme operasyonu olduğunu, 17-25 Aralık olaylarının ise sunulanın ötesinde milli bekaya bir saldırı olduğunu da sözlerine ekledi.

15 Temmuz Kitapları Sergisi

15 Temmuz darbe girişiminin ele alındığı konferansın ardından Kültür Merkezi Fuaye alanında 2 ayrı serginin açılışı da yapıldı. İlk sergide bölgenin en büyük kütüphanesi olan BARÜ Kutlubey Yerleşkesi Kütüphanesindeki farklı bakış açılarıyla kaleme alınan 91 eser tanıtıldı. Sergide, 15 Temmuz hain darbe girişimi bağlamında darbelerin sosyal, ekonomik, psikolojik ve kültürel etkilerini konu alan kitaplara nasıl erişebilecekleri anlatıldı.

Türk-İslam Bilim İnsanları Poster Sergisi

Geçmişten günümüze tarihe yön veren “Türk-İslam Bilim İnsanları”nın posterlerinin yer aldığı diğer sergide ise geçmişle geleceği birleştiren bir köprü kurularak Türk-İslam bilim insanlarının bilime ve insanlığa sunduğu katkılar aktarıldı. Modern kimyanın kurucusu Câbir bin Hayyân’dan, Avrupalılara ilham veren Farabi’ye, çağları aşan deha El-Bîrûnî’ye, sibernetiğin kurucusu El-Cezerî’den, bilginin amirali Pîrî Resi’e, İslam, Bilim Tarihi araştırmacısı Fuat Sezgin’e ve Nobel ödüllü bilim insanımız Aziz Sancar’a kadar 30 Türk-İslam bilim insanının ilham veren hayat hikâyelerinin yansıtıldığı sergide, Türkiye Yüzyılı vurgusu yapıldı.