“Hiçbir ülkücü, HDP ile iş birliği yapan adayı desteklemez”

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyareti sonrasında...

“Hiçbir ülkücü, HDP ile iş birliği yapan adayı desteklemez”


Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyareti sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.


Görüşme kapsamında, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birçok konuyu istişare ettiklerini belirten Destici, öncelikli konunun 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler olduğunu ifade etti.


Destici, deprem bölgesindeki vatandaşların barınmayla ilgili ihtiyaçlarının tamamına yakınının karşılandığını belirterek, “Devletimiz, hükümetimiz, bakanlarımız, bütün kurumlarımız orada çalışmalarını devam ettiriyorlar. Ama yine ufak tefek bize gelen talepleri ve saha izlenimlerimizi kendileriyle paylaştık.” dedi.


Vatandaşların birçok talebini gündeme getirdiklerini ve bu taleplerin sonuçlandığını bildiren Destici, şunları kaydetti:


“Şu anda yine mağduriyet yaşadığını dile getiren gelen talepler var. Staj, çıraklık mağdurları, KİT’lerde çalışan taşeronlar, 3600 ek gösterge bekleyen birinci kademedeki kamu şefleri, ücretli öğretmenler, fahri Kur’an kursu öğreticileri, vekil imamlar, bütün bu kesimlerin bize ulaşan taleplerini de yine Sayın Cumhurbaşkanımız ile bu vesileyle paylaşma ve bunları dile getirme, onların da sesi olma imkanını tekrar değerlendirdiğimizi de buradan ifade etmek istiyorum.”


Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gerçekleşen ikili görüşmede, seçime dair değerlendirmelerde de bulunduklarını aktaran Destici, “Hiçbir ülkücü ya da Tük milliyetçisi PKK ile ya da onun siyasi şubesi uzantısı HDP ile iş birliği yapan ya da onun desteğini ala bir cumhurbaşkanı adayını desteklemez. Kim ne derse desin, bize sahadan gelen çalışmalar şunu gösteriyor ki, Cumhur İttifakı’mız seçimlerin hem cumhurbaşkanlığı ayağını birinci turda kazanacak hem de inşallah milletvekili ayağında da mecliste çoğunluğunu muhafaza edecektir.” şeklinde konuştu.


Destici, seçimlere kendi logolarıyla girme kararlarında bir değişikliğin söz konusu olup olmadığının sorulması üzerine, şu yanıtı verdi:


“Bu seçim sistemi elbette ki birleşenlere tek listede seçime katılabilenlere büyük avantaj sağlıyor. Bu hiç yadsınamaz bir gerçek. Diyelim ki biz dört parti ortak yani tek listede seçime girdik. O zaman şu anda Cumhur İttifakı’nın yüzde 49-50 civarında oyu var. Yani dört siyasi partinin oyu bize gelmiş olan en son ankette de saha çalışmasında daha bir saat önce falan gelmiş bir çalışmadan bahsediyorum. Yüzde 49-50 civarında oyumuz var. Elbette ki partiler ayrı ayrı girdiğinde burada bir kayıp yaşanacaktır. Dördü birden girdiğinde elbette ki bu yüzde 49-50’lik oyla mecliste yüzde 60 çoğunluk elde edilebilir. Bu güçlü bir ihtimaldir. Yani Cumhur İttifakı’nın milletvekili sayısı 360’ın üzerine çıkabilir.”


Destici, Cumhur İttifakı’nı oluşturan dört siyasi partinin kendi listelerini hazırladığını ve 81 ilde kendi logo ve adaylarıyla seçime girmek için hazırlık yaptığını, ayrıca seçime ortak listeyle girilmesi konusunda da görüşmeler olabileceğini ifade etti.


Millet İttifakı’na yönelik değerlendirmelerde de bulunan Destici şunları kaydetti:


“Karşı ittifakın ihtimali çok düşük olsa da HDP ile birlikte PKK’nın siyasi şubesiyle birlikte kazanacağı bir seçimin, Türkiye’yi kaosa, daha da ilerisine götürebileceğinin endişesini taşıyorum. Çünkü PKK’nın sözcüleri öyle hadsizleşti ki son dönemlerde, sanki bir siyasi parti genel başkanı ya da temsilcisi gibi açıklamalar yapıyorlar. Seçimden yana tavırlarını koyuyorlar ve açık ve net olarak Millet İttifakı’nın altılı masanın adayı ki o masaya ‘yedili masa’ demek daha doğru olacaktır. Çünkü HDP masada resmi olarak yer almasa da fiili olarak yer almıştır. Cumhurbaşkanı adayı çıkarmayarak, altılı masanın cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı almıştır.”


Millet İttifakı-HDP işbirliğiyle kazanılacak olası bir seçim sonrasında, Suriye’ye yönelik harekatların duracağını ve oradaki askeri varlığın geri çekileceğini öne süren Destici, şöyle devam etti:


“Amerika niye Cumhur İttifakı’nın devamını değil de Millet İttifakı’nın kazanmasını istemektedir? Çünkü ‘başkası olacağına güneyimizde PYD olsun’ diyen bir Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı olarak görmek istemektedir. Aynı şekilde Avrupa yerel yönetim özerklik şartını getireceğini söylemiştir. Yani Türkiye’nin bir bölgesine özerklik vereceğini çok açık ve net ifade etmiştir. Bunlar Türkiye’yi bölmektir. Bunlar Türkiye’yi parçalamaktır.”


Destici, “Cumhur İttifakı paydaşlarından ayrı olarak AK Parti listeleri içerisinde aday olmaya nasıl bakıyorsunuz?” sorusuna, “Şu anda gündemimizde öyle bir şey yok.” yanıtını verdi.