Hastalar, Ankara Etlik Şehir Hastanesinde dünya standartlarında hizmet veren hematoloji merkezinde şifa buluyor

Hastalar, Ankara Etlik Kent Hastanesinde dünya standartlarında hizmet veren hematoloji merkezinde şifa buluyor

ANKARA – Ankara Etlik Kent Hastanesi bünyesinde yer alan ve dünya standartlarında hizmet veren Türkiye’nin en büyük Hematoloji Merkezi, içerisindeki Kemik İliği Transfer Merkezi ve Afarez Ünitesi ile hastaların şifaya kavuşmasını sağlıyor.

Ankara Etlik Kent Hastanesi, kurulduğu birinci günden itibaren bünyesinde yer alan ve son teknolojik aygıtlara sahip olan merkezleriyle hastalarına şifa dağıtmaya devam ediyor. Bünyesinde Hematoloji Merkezi, Kemik İliği Transfer Merkezi ve Aferez Ünitesi barındıran hastanede kullanılan son teknolojik aletler sayesinde Akut Lösemi, Lenf Kanseri, kemik iliği kanserleri ve yetersizlikleri üzere hastalığa sahip olan vatandaşlar dünya standartlarında tedavi usulü görüyor. 66 yatak kapasiteli Hematoloji Merkezi, 20 yatak kapasiteli Kemik İliği Transfer Merkezi ve yeniden 20 yataklı Aferez Ünitesinde hastalarına şifa dağıtan Ankara Etlik Kent Hastanesi, kapılarını İhlas Haber Ajansı’na açtı.

“Hematoloji Merkezi 66 yatak kapasitesine sahip”

Hematoloji Merkezi’nin A, B ve C olarak üç farklı servisten oluştuğunu ve toplamda 66 yatak kapasitesiyle Türkiye’nin en büyük hematoloji servislerinden biri olduğunu söz eden Ankara Etlik Kent Hastanesi Hematoloji Merkezi, Kemik İliği Nakil Ünitesi ve Aferez Ünitesi Sorumlu Tabibi Doç. Dr. Ahmet Kürşat Güneş, “Hematoloji servisimizde Akut Lösemi, Lenf Kanseri, kemik iliği kanserleri ve yetersizlikleri üzere kanla ilgili pek çok hastalık yatar lakin çoğunlukla Malin Hematoloji olarak isimlendirdiğimiz hematolojik sistemin kan ve kan yapan organlarının ve kanser hastalıkların tedavi edildiği merkezdir” dedi.

“Bizim kliniğimiz Türkiye’nin yatak kapasitesi olarak da tahminen de en büyük kliniği”

Hematolojide bilhassa Akut Lösemi hastalarının yatış müddetlerinin çok uzun olduğuna dikkati çeken Güneş, “Ortalama bir hastanın teşhis alıp, tedavisini verip ve taburcu olabilecek düzeye getirmemiz asgarî 1 ay üzere müddet zarfını alabilmekte. Aslında 1 ay müddetle o yatakta yatmaya devam etmekte ve sirkülasyonu çok süratli olan servisler değildir. Bu nedenle de Türkiye’de ve dünyada da en büyük sorun hematoloji kliniklerinde boş yatak bulabilmektir ve yatak kapasitesinin fazla olması çok kıymetli. Bizim kliniğimiz Türkiye’nin yatak kapasitesi olarak da tahminen de en büyük kliniği” diye konuştu.

“Dünya standartlarında tedavi verebiliyoruz”

Güneş, Hematoloji Merkezi, Kemik İliği Nakil Ünitesi ve Aferez Ünitesi’nde kullanılan ekipmanların büsbütün yeni ve son teknoloji olduğunu vurgulayarak, “Tedavi usulleri olarak aslında dünyayla pek çok hususta eş vakitli olarak hem akıllı ilaç olarak kullandığımız pek çok tedavi metodu dünya standartlarında tedavi biçimi verebiliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Pozitif basınç sayesinde Kemik İliği Transfer Merkezinde kalan hastaların enfeksiyon riski neredeyse sıfıra indiriliyor

Kemik İliği Transfer Merkezi’nin iki servis olmak üzere toplamda 20 yataklı kapasiteye sahip olduğunu belirten Güneş, merkezde otolog ve allojenik kök hücre naklinin gerçekleştirildiğini belirtti. Ayrıyeten, bilhassa Kemik İliği Transplantasyon hastalarının enfeksiyon kapmaya meyilli hastalar olduğunu lisana getiren Güneş, “Servislerin korunaklığı, hem filtrasyon sistemleri, hem hepafiltreleri, hem servisin giriş çıkışları denetimleri açısından çok ehemmiyet arz etmekte. Bu nedenle bizim servisimizdeki tüm odalarımız olumlu basınçlı, partikül hava filtreli odalardan müteşekkildir. Ayrıyeten da servis giriş çıkışları büsbütün burada çalışan işçi dışında çalışanın dahi girmesine kapalı olacak biçimde büsbütün ziyaretçilerin içeriye giremeyeceği biçimde tasarlandı. İçeriye girmesi gereken konsültan doktorların ve öteki işçilerinde özel kıyafet, maske ve eldiven giyecek biçimde büsbütün sterilizasyon ve enfeksiyon kurallarına uyduğumuz biçimde işlettiğimiz bir servisimiz. Şu anda servisimizde toplamda 7 doktorumuz vazife yapmakta ve toplamda 26 hemşiremizle hastalarımıza hizmet vermekteyiz” sözlerine yer verdi.

Terapötik Aferez sayesinde kan bileşenlerine ayrılarak hastalara şifa oluyor

Aferez ünitesinde bulunan son teknoloji aygıtlar sayesinde kanı bileşenlerine ayırarak tedavi uyguladıklarının altını çizen Güneş, “Bileşenlerden kastımız kanın bir plazma bir de hücresel elemanları mevcuttur. Terapötik plazmaferez dediğimiz aslında bir plazma değişimidir. Hastanın plazmasını bedenin dışına alıp, yerine bir replasman sıvısı koymaktır ki bu bağışlarla toplanmış olan plazmalar olabileceği üzere özelleşmiş solisyonlarda olabilir. Tekrar hücresel elemanlarının değiştirilmesi ya da ayrıştırılması formunda de kullanılabilir” halinde konuştu.

“Hastalarımızı birebir gün konutlarına uğurlayabiliyoruz”

Yine Kemik İliği Transfer Merkezi üzere Aferez Ünitesinde de 20 yatakla hizmet verdiklerini ayrıyeten, 5 yataklı kök hücre topla ünitesinin de mevcut olduğunu belirten güneş, kelamlarına şöyle devam etti:

“Hastalar poliklinik müracaatına geldikleri takdirde tıpkı gün terapötik süreçlerini hallederek, hastalarımızı konutuna uğurlayabiliyoruz. Ayrıyeten yatan hastalarımızı yalnızca ünitemize çağırarak değil, ağır bakım hastaları, gelmeye imkanı olmayan hastalar ve daha özelleşmiş tedavi aygıtlarına bağlı hastalara yatak başında da terapötik hastane hizmetini tüm hastane bünyesinde sürdürebiliyoruz. Tekrar ayaktan sağlıklı kök hücre nakli yapacağımız donör hastalarımızda terapötik afarez polikliniğimizde değerlendirdikten sonra tekrar ünitemiz içerisinde kök hücre toplamaları yapılabilmektedir.