İslâm Şâirimiz Mehmet Âkif

İslâm Şâirimiz Mehmet Âkif

#Birlik_Ve_Beraberlik_de
#Mehmet_Âkif_ERSOY

    İstiklâl Marşı her ne kadar türkçe yazılmış olsa da o dönemde vukû bulan savaşlar/olaylar biz müslümanların savaşıydı. Her kesimden insanların katıldığı fakat hepsinin içinde var olan "Din Kardeşliği" duygusuyla, şuuruyla zafere ulaşılmış savaşlardı.
Şairimiz Mehmet Âkif 'ten bahsedecek olursak ;
O herzaman için islâmi kimliğini ön planda tutmuştur. Irk meselelerine girmemiş diyemeyiz çünkü birçok eserinde ırkçılığa karşı olduğunu açıkça dile getirmiştir. Mehmet Âkif İslâmı intişar etmeye gönül vermiş bir şahsiyettir. Aynı zaman da İslam şâiridir. Ona göre islâm; memleket, tarih, kültür ve geniş bir ümmet hüviyetidir. Malesef bu kavramlar da onun yaşadığı dönemde perişan bir durumdaydı. Çünkü İslam dünyası, birliğini/azmini kaybetmiş düşmanları karşısında zayıf düşmüştü. O ise İslâm ümmetine izzetini tekrar kazandırmak için KALEM 'i ile cihat etmeye insanları uyandırmaya çalışmıştır. 
O verdiği tüm edebi eserleri dine hizmet için vermiştir. İnsanlara, dinimiz üzerinden oynanan oyunları göstermek ve onları haberdar etmek için kalemini âdeta bir kılıç gibi kullanarak düşmanlara karşı cephe almıştır. O gün ne yaşanmışsa ya açık bir sûrette ya da îma ve telmih sûretiyle eserlerinde işlemiştir.
Ve'l Hâsıl-ı Kelam onun derdi/tasası/çabası İMANI'NIN ve İMANI'MIZIN varlığını sürdürdüğü, üzerinde iskan ettigimiz kadim islam memleketinin elden gitmemesiydi. Zira iman Âkif 'e göre şu dizelerdeydi.
"" İmân o cevher ki ilâhi ne büyüktür,
İmânsız olan paslı yürek, sine de yüktür. ""
Geçmişte, ırkımızı imanımızdan üstün gösteren birçok oyun oynandı ve birçok sıkıntı/melâl yaşandı. Şimdilerde de durum bundan farklı değil. Ve yine bir sözünde Âkif :
"" Geçti, mazi denen o devr-i Melâl
Haydi fethet, senindir İstikbâl ""
Sözünden de anlaşılacağı üzere O, her zaman mazinin sıkıntılarından ders alan ve istikametini istikbâle çeviren bir kişiydi. Bizden de bunu istiyordu !
Çünkü önemli olan GELECEK ti. 
Ve gelecek için ŞU AN birşeyler yapmak gerekirdi. 
Bizler de mazideki ayrılıklarımızı/kopukluklarımızı unutup İslâm çatısı altında, birlik ve beraberlik içerisinde yaşamalıyız. O vakit düşmanlarımız birliğimizi değil bozmak buna teşebbüs dâhi edemeyeceklerdir.
( İnşaAllah )

" İmanımızın varlığı, birliğimizi muhadazadan ibarettir.
Birlik olursa dirlik de olur "


Son olarak Mehmet Âkif 'in "BİRLİK" şiirinde de dediği gibi :

"" Değil mi cephemizin sinesinde İmân bir;
Sevinme bir, acı bir, gâye aynı, vicdan bir;
Değil mi ortada bir sine çarpıyor, yılmaz !
Cihan yıkılsa emin ol, bu cephe sarsılmaz.  ""

Mehmet Âkif ERSOY 'u sene-i devresinde saygı ve sevgiyle yâd ederiz ...

Selâmetle ...