KADIN

KADIN

Kadın yolda rastladığın , adres sorduğun, yüzüne gülümsediğin, muhabbet ettiğin. Kadın muayene  olduğun doktor. Kadın Hemşiren, Kadın seni savunan Avukat, Hüküm veren hakim. Kadın bilgi aldığın Öğretmen,  kadın okulunun müdürü, temizlikçisi, öğrencisi. Kadın arabanın Şoförü, kadın Polis , Memur, kadın suçlu, kadın katil , kadın hırsız. kadın ANNE, kadın Kardeşin, kadın Ablan.
  Dünya üzerinde kadını açıklamak için bir çok anlam bir çok unvan vardır, ama önce söylememiz gereken asıl unvan kadın insandır. Kimin aklına gelir ki yada kim kadına o gözle bakabilir ki , milyonlarca insana sorsak, kaçınız “ Kadın insandır “ diyebilir ki? Bize sünnetini, güzel ahlakını yolumuzu aydınlatsın diye bırakan bir Peygamberin ümmetiyiz, veda hutbesinde kadınları size  Allah’ın emanetidir, diyen peygamberin ümmetiyiz , ama kadının  emanet olduğunu hatırlamak onun bir insan olduğunu hatırlamaktan daha zordur. Yeryüzünde gördüğümüz her şey, kadının eseridir. - Mustafa Kemal Atatürk. Yeryüzündeki güzel şeylerin mimari kadındır, sana ruh üflendiğinde sen bir kadının karnındasın, ağladığında bir kadının kucağındasın, aşık olduğunda bir kadının kalbindesin.  hatırlarsak ne demişti Neşet Ertaş “Kadın insan, biz ise insanoğlu.“ Kadın hiç değer görmeyen ataerkil bir toplumda yaşaması yetmezmiş gibi yaşama hakkı da elinden alınıyor. Kadınlar sokakta, iş yerinde evde taciz ediliyor,  şiddet görüyor ve canice katlediliyor. Bir kadını ortadan ikiye ayırırsan yarısı anne diğer yarısı çocuktur. Sen hem anneyi hem de çocuğu öldürürsün. Bunu böyle düşünmekten aciz bir toplumuz. Bir toplumun geleceği çocuklardır ve biz erkek çocuğunu yücelten bir toplumuz, bebeklikten bu çağa kadar maalesef katil yetiştiriyoruz . Güçlü her şeye kolay sahip olabileceğini elinden gelmese de arkasında babası olan erkek çocuğu,  her şeyden utanıp sıkılan , bir şeyleri özgürce söyleyemeyen , koruması gereken namusu olan ve yaptığı her hareket ile damgalanan kız çocuğu yetiştiriyoruz. Dünya ya ilk gelişi kötüdür kız çocuğunun,  babası tarafından sevilmeyip dışarda başka bir erkeğin sevgisine muhtaç kalıyor ve tüm hayatını ona bağlayıp erkeğin kölesi konumuna geliyor.  Şiddete maruz kalıp gidecek yer olmadığından susmak zorunda kalıyor, önce kendini korumak zamanla çocuğunu korumak , yanında kalabilmek için susmayı tercih ediyor. Kız çocuklarına aşılanan duygular onların geleceklerini belirliyor, alınan bir  oyuncak ya da bir giysi  onun sadece yemek yapan bir ev hanımı ve çocuk bakabilen savunmasız bir kadın hâline getiriyor. Kadınlar güçsüz değildir sadece kalıplaşmış bir algıdan başka bir şey değildir. Tarihte kadınlar savaşa da katılmış ,  ülkede yönetmiş , çünkü ilk toplamlar ataerkil değildi,  kadınlar kutsaldı. Toplumun kadınlara olan algılarını silemiyoruz ve silemedikçe kadın cinayetlerini durduramayız. 
kadın veya erkek olarak çocuklarımızı yetiştirirken onları doğru yetiştirmek ileride başka bir cana kıymasını ya da kendi canına kıymasını engelleyecektir. Çocuklarınızı yetiştirirken şiddet yanlısı, cinsiyet ayrımcısı, güçsüz ezen kişiler olarak büyütmeyin. Bir baba olarak kız çocuklarını sevin, başka erkeğe muhtaç olmasın. Kendi çocuğunuzun ilerde başkasına muhtaç etmeyin ve bir insana kıymasını başka bir insanı öksüz yetim bırakmasını engelleyin. Bu konu çok derin bir konudur, anlatmaya ne zaman ne de kelime yeter.